Her cenazenin başında, imam efendi sorar nasıl bilirdiniz, diye. Helallik ister ve hep bir ağızdan iyi bilirdik, deyip haklarımızı helal ede...

Nasıl Bilirdiniz?

Her cenazenin başında, imam efendi sorar nasıl bilirdiniz, diye. Helallik ister ve hep bir ağızdan iyi bilirdik, deyip haklarımızı helal ederiz.

Hiçbir cenazenin başında kötü bilirdik, canımızı çok yaktı, merhametsiz biriydi,  demeyiz.Belki de ölülerinizin arkasından kötü konuşmayın, diyen Peygamberimizin nasihatini dinliyoruz.

Belki de zalim olan kişilerin de iyiliği dokunduğu insanlar vardır, kim bilir? Zaten burası Mahkeme-i Kübra değil.Herkes yaptığının karşılığını elbette alacağı yer orası. Zere miktar şer işlese de, zere miktar hayır işlese de. Onun için telaşa lüzum yok. Her şey kayıt altında, kaçış yok, inkar yok. Yaptığımız her hareketimize, sözümüze dikkat etmeli, haddi aşmamalıyız.Hani güzel bir laf vardır; Eline, diline,beline sahip ol, diye. Uyulması gereken bir öğüt.

Bir de bu dünyada çok iyi bilinen fakat hiçte öyle olmayanlar var ya; vay hallerine! Burada insanları aldatabillirler, doğru bir davranış olmasada. Onun için devamlı nefis muhasebesi yapmamız lazım ki hataya düşmeyelim. Beraatımızı beklerken mahkum olmıyalım.

Rabbim, iki cihanda da aziz etsin, rezil etmesin. Kazananlardan oluruz inşaallah. Amin





BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.