2022 - Emine Çetin

Geçmiş ve geleceğin
Cenderesine anı sığıştırmaya
Çalışan insan
Nefes almaya şans ver

Akıp giden zamanın
Anlarını yakalamak için
Çeşitli işler yaparız
Dünyada hoş bir seda için

İlmek ilmek öreriz hayatı
Tıpkı motifler gibi Sabır ister, gayret ister Emek ister

Bütün motifler bir kalemden çıkar
Farklı farklı şekiller sunar
Aynı topraktan çıkan Çeşitli meyveler gibi

Bazen bir söz yeter
Anlatmaya Bazen bir motif anlatır
Duygularımızı

Hayatımızı güzelleştirir
Nefes almamıza yardım eder
Uğraşlarımız
Hayatımıza renk verir Boş durma renklendir

Kelimelerle uğraşınca yazılar
Şiirler hayat bulur
Çizgilerle uğraşınca şekiller
Gün yüzüne çıkar Nefes almamıza yardım eder

Dualar ulaşır Rabbine
Engel tanımaz
Zaman durduramaz
Okun yaydan çıkışından hızlı
Gider
Ya aynısını verir
Ya da daha iyisini
Belki de ahirette olur meyvesi
Zerre iyiliğin zayi olmadığı gibi
Duanın özü imandır
…

Kaleminden nur damlasın
Yayılsın huzme hüzme
Kaleminden sevgi damlasın
Yayılsın tüm gönüllere
Kaleminden umut damlasın
Yayılsın halka halka
Kaleminden birlik damlasın
Yayılsın tüm insanlığa
Ayrılık girmesin …

Mülk O’nun
Melekut O’nun
Bizler sadece
O’nun mahlukuyuz

Her yıl vermese idi yeni ürün
Ne kadar dayanırdı insan düşün
Sararır toprağa düşerdi boyun
Şükür et her mevsim yenileniyor
Nimetlerle devam ediyor bu oyun

Gaflete yenik düştük
Yalnızlığımıza teselli ararken
Dizileri ilaç sandık
Yalancı hayatlar
Yalan dünyanın oyuncağı
Kandırır insanları
Kendi hayatımıza vakit kalmıyor
İzlemekten yalan hayatları
Uyanalım artık
Ö…

Sokak lambası aydınlatır
Karanlık kaldırımları
Dar kimsesiz sokakları
Dimdik durur
Sarsılmaz karanlığa aldırmaz
Gün ışıyıncaya kadar
Vazifesini görür yorulmaz
Günün ışıkları vurunca
Çekilir uykuya
Gelecek gec…

Sıra sıra dağlar
İçinde ne saklar
Üzerinde bir garip ağlar
Hali yürekleri dağlar

Her duyduğum yalan
Her gördüğüm kötülük
Çaresizliğin pençesine düşmüş
Minik yürekler kimsesiz
Gülün sefasını çekenlerin gözleri
Ruhumu üşütüyor öksüz
Gün ortasında, yolun ortasında
Sızı sızı genişliyor
Sıcac…

Yıldızlar döküldü kaldırımlara
Kaldırımlar yetmedi aktı sokaklara
Kapladı her bir yanı parıltılarla
Yıldızlar yağıyor göklerden
İnen yağmurların sırtında
Kaldı mı fezada yıldız
Semayı karanlıkta kim aydınl…

Gündüz hiç bilinmez kıymeti
Gece olunca anlaşılır değeri
Karanlığın hükmü başlayınca
Bir hüzme ışık ok gibi deler zulmeti

Gülün ortasında oturup
Gülün kıymetini bilmeyenler
Solunca ancak anlayacaklar
Her solan gülün ardından
Bir ömür ağlayacaklar
Gülün değeri solunca bilinmesin
Her gül güzeldir güller ölmesin

Tarlalar nadasa bırakılır
İnsanlar değil
Durdukça körleşir
Bekledikçe tembelleşir
Çalışmanın lezzetini
Çalışanlar bilir
Tembel olana her iş zor gelir

Bugün ruhum yasta
Sızlıyor yüreğim sebepsizce
Düşünüyorum
Yaşadığımız pandemileri
Denizlerdeki göçmen cenazelerini
Yakınları tarafından tacize uğrayanları
Geçirdiğimiz büyük depremleri
Ayakta dimdik duran b…

Şiirde mübalağa mübahtır
Açıl ummanlara
Nesirde mübalağa mugalatadır
Yanıltır insanları

Rahmetin habercisi
Tatlı bir esinti
Şefkatle okşuyor başları
Geldi belirtisi
Üç beş damla döktü
Uyarıyor çocukları
Arkadan gök gürültüsü
Fezayı doldurdu
Sağanak başladı şimdi
Toprağın bayramı
Renk renk çiçekle…

"Öfke ile kalkan zarar ile oturur"
Ruhunu kasıp kavurur
Hayatını karartır
Zararlıdır zehirlidir
Dizgin vursaydı eğer
Kârla biterdi günü
Yenik düştü öfkesine
Umutlarını yuttu kara delikler

Kuru yaprak
Mezarını arıyordu
Betonun üstünde savrularak
Bulamadı bir türlü bir yer
Toprağa düşememişti y azık
Kolayca uykuya dalacaktı
Olmadı
Ayaklar altında kaldı
Ezildi dağıldı
Ufalandı sonunda kuru yaprak

Demir attım yüreğime
Dinliyorum kendimi yine
Kapattım gözlerimi sessizce
Ruhum inliyor niye
Pişmanlıklarımla baş başa
Dinliyorum yüreğimi de
Demir alma vakti geldiyse
Çabalamak nafile
"Her nefis ölümü t…

Sarardı soldu yapraklar
Çıplak kaldı dallar, ağaçlar
Yeni bahara şimdiden hazırlık var
Yine dallar yeşile doyacak
Gelinlikler, taçlar takılacak
Neşelenecek kırlar bayırlar
Ruhlar rahat nefes alacak
Geceden …

Ne vazgeçilmez sandıklarımızdan
Vazgeçildi
Ne affedilmez dediklerimizden
Neler affedildi
Büyük lokma ye, büyük konuşma
Demiş büyüklerimiz
En büyük hatayı baştan engellemiş
Yine de insanız
Bazen şaşarız, başl…

Saatler saatleri
Günler günleri kovalarken
Hiç durmaz zaman
Kimine neşe katarken
Kimi için kahreder zaman
Bazen bir anda geçiverir
Bazense saniyeye demir atar
Bir muammadır
Her zaman iyi kullanamaz
Seni insan
…

Olmaya devlet cihanda
Bir nefes sıhhat gibi
Demiş
Kanuni Hanımız
Bizlerde
Demeliyiz onun gibi

Her sönen umut
Doğacak yeni umutların
Habercisidir
Her batan gün
Doğacak günün
Müjdecisi
Olduğu gibi

Toprağın altında
Sabırla bekler tohum
Filizleneceği günü
Sabrının ödülü
Karanlıktan kurtarır
Sümbüllenir
Başak verir
Meyve verir
Şenlenir, şenlendirir
Dünyamız sabır ile güzelleşir

Toprağın bağrında
Can bulur her tohum
Gülümser yeni hayata
Tomurcuklar verir
Yeşillenir dünyamız
Çiçeklenir bağlar bahçeler
Meyvelenir ağaçlar
Umutlanır tüm canlılar
Sen olmasan olmazdı hayat
Seninle yaşar
Sen…

Her yeni gün uyanmayı bekler
Karanlığın zulmetinden

Her yeni gün taze umutlar
Saklar sıcacık bağrında

Her yeni gün güne başlamak
İçin bir horoz sesi bekler

Her yeni gün seher vaktinde
Kuş cıvıltılarıyla dol…

Gönül pınarını temiz tut ki
Amellerin bulanmasın

Yalnızlığımı çoğalttıkça
Kalabalıklar içinde
Daha çok yalnızlaşırım
Dönüp yine kendime sığınırım
Yüreğimin temizliğinde
Tekrar arınır
Hayata yeniden sarılırım

Umduğunu bulamazsın Her zaman
Bulduğunla yetin
Bulduğunu bulamayan
Çok insan var

Kötülüğün karanlığı
Yürekleri karartır
Dış karanlıklar
Bir ışıkla yok olurken
İç karanlık
Kötülükle devam eder
Tazece tövbe ile
Karanlıklardan kurtul

Bir nebze mutluluk soludum
Nasıl, niçin, neden bilmeden

Bir nefes mutluluk doldurdum
Yorgun ciğerlerime
Niçin, neden, nasıl demeden

Bir anlık mutluluk bile güzelmiş
Neden, nasıl, niçin düşünmeden

Mühürlendi dudaklarım
Sözlerim yüreğimde
Kilitli kaldı
Halbuki söyleyecek
Ne çok sözlerim vardı

Aynalar doğru söylese idi
Bulamazdı bakacak insan
Yalanlarla oyalar
Başından kaldırmadan
Nasıl görmek istersen
Öyle görür insan

Kelimelerin denizinde boğulma!
Aldatır çoğu zaman

Aynalar yalan söyler
Sakın inanma
Gönülden sevene sor
Doğru söylesin sana

Hayatı yaşarken
Bitmeyecekmiş gibi gelir
Oysa elinde olan
Sadece bir nefestir

Ayı rehin aldı bulutlar
Karardı dünyam
Yakamozlar ne de güzeldi
Denizin üzerinde ışıktan yollar
Çek karanlıkları üzerinden
Yine gümüş yollar serilsin
Bitsin ayrılıklar

Kışırlar dökülür yere
Özlerle gideriz O öze

Bazı insanların yaptıklarını
Duyunca
İnsanlığımdan utanasım gelir
Bazı insanlara ise
Melekler imrenir
Alây-ı iliyyinden, esfel-i safiline

Var ki ağrıyor
Demek
Ne büyük şükrün ifadesi
Yine de
Hiçbir yerimizi
Ağrıtma Ya Rabbi

Gözsüz görüyor
Dilsiz konuşuyor
Ayaksız koşuyor
Hatta uçuyorum havalarda
Ölü gibi yatarken yatağımda

Yapraklar toprağa mahkûm
Birer ikişer düşer yere
Oysa baharda salınırdı güzelce
Vakit saat geldiyse
Her canlının eli mahkûm

Allah’tan maada
Her şey masiva
“Her nefis ölümü tadacak” dır
Hakikati tam da burada