Bu pandemi ile birlikte kadına uygulanan şiddetinde artığını hayretler içinde izliyoruz. Ne büyük bir acı ne bitmez, iyileşmez bir yara olduğunu utanarak söylemek zorunda kalıyoruz. Böyle bir hadiseyi lanetliyorum ve faillerin hem bu dünyada hem de ahirette layık olduğu cezayı almasını diliyorum.

Böyle bir konuyu hiç işlemek istemezdim fakat madem ki artış göstermiş elimden geldiğince dilimin döndüğünce bir şeyler yazmak istedim. Şiddetin her türlüsüne hayır diyerek başlayalım.

Toplumumuzun yapı taşlarından olan kadın ve erkek bir birine karşı hak ve yükümlülükleri vardır. İnsanlar bu durumu kabullenerek evlilik birlikteliği içinde hayatını sürdürür ve inşallah mutlu ve mesut bir şekilde yaşayarak evlatlarını en güzel bir şekilde yetiştirir. Yarınları onlara kalb huzuruyla teslim ederek hayatını tamamlar ve bu imtihan yeri olan dünyadan hayırla yad edilerek ahiret alemine rücu eder.

Aile hayatında ki sevgi ve saygı çerçevesinde seviyeli ilişkiler çocuklarımıza da güzel örnek teşkil eder. Onlar da kuracakları aileler de mutluluğu yakalama şansları artar inşaallah.

Demem o ki annesinin, babası tarafından sevilip sayıldığını görmek kendi hayatında da tesirinin kuvvetli olmasını gösterir. Bunun tersini düşünürsek de kendisine ilk rol model aldığı babasının kötü davranışları kendini iyi yetiştiremeyen kişilerde problemlerin çözümünde kullanılan bir yöntem olarak bekler.

Şiddet uygulayarak sadece kendi hayatımızı cehenneme çevirmekle kalmaz bu günden çocuklarımızın hayatlarını da zehirlemiş oluruz.

Eğer çok büyük problemler var ve bir türlü çözülemiyorsa bunun çözümü hiç bir zaman şiddet olmamalı ve hiç kimseye zarar vermeden ilişkileri iyi bir şekilde bitirmek olgunluğunu göstermeliyiz.

Şiddetle hiç bir sorunun çözülemeyeceğini baştan kabul edip başka çözümler denenmeli, olmuyorsa da medeni bir şekilde sonlandırılmalı.

Elbetteki hiçbir ailenin yıkılması istenmez fakat son çare olarak kullanılabilir ki, Allah' da haram kılmamış.Şiddet şiddeti doğuruyor kimin gücü kime yeterse durumuna giriyor ki artık sevgi ve saygıdan bahsetmek imkânsızlaşıyor. Onun için bu durumu aklımıza iyice yerleştirmeli, sıkıntılı bir durum da biraz dışarı çıkmak hava almak, bizleri yatıştırabilir ve daha sağlıklı düşünebiliriz.

Bunaldığımız zamanlarda güzel hatıralarımızı belleğimize atıp arada onları hatırlamak da güzel bir yöntem olabilir. Biz ise acı biriktiren ve her çağrışımda acıları tazelemeyi yapan bir toplumuz.
Geçen hadiseler geçmiş sabırla karşıladı isek zahmeti gitmiş rahmeti kalmış böyle bakıp şimdi ki ve gelecek zamanlarımızı zayi etmememiz gerekir. Eğer her defasında acılarımızı tazelersek şimdi de gelen hadiselere katlanamayız ve aklı selimle kararlar alamayız. Bu konu devamlı bizim enerjimizi tüketir. Açık bırakılmış programlar nasıl enerjiyi çekerse, bizim de geçmiş ile hesabı kapatmayışımız bizim enerjimizi tüketir.

Konumuza geri dönecek olursak erkeğe verilen güç, ailesini korumak için verilmiştir ve bunu karısına çevirmek bir çözüm aracı görmek büyük akılsızlıktır. Aile birlikteliğini baltalar ve sağlıklı nesiller yetiştirilemez. Hem kendimize hem de neslimize yazık ederiz. Allah'ın bize verdiği en değerli emanete ihanet etmiş oluruz. Aklımızı başımıza alalım, şiddetin hiç bir mazereti yoktur, bunu bilerek aile temellerimizi sağlam atalım.

Daha mutlu, huzurlu, sevgi dolu aile hayatlarımızda buluşmak ümidi ile.