Dışarıdan gelebilecek tehlikelere karşı daha uyanık ve daha duyarlıyız. Kapımızı sıkıca kilitler, bu yetmez iki hatta üç kilit takarız. Son...

İçimizdeki Tehlike


Dışarıdan gelebilecek tehlikelere karşı daha uyanık ve daha duyarlıyız. Kapımızı sıkıca kilitler, bu yetmez iki hatta üç kilit takarız. Sonra pencerelerimizi demirler, panjurlar takarız. Bu da yetmez, alarmlar taktırır, güvenlik şirketlerini devreye sokarız. Bunlar gibi daha birçok güvenlik önlemleri alırız ki sevdiklerimizi ve kendimizi tehlikelerden koruyalım diye. Haklıyız da insanların bu kadar yozlaştığı, kural tanımaz bir hâle geldiği günümüzde elbete ki önlemlerimizi alacağız. Eşeğimizi sağlam kazığa bağlama örneğindeki gibi.

Çocuklarımızla alışverişe çıktığımız zaman, gözlerimizi üzerinden ayırmaz, gözümüzü dört açarız ki başına bir şey gelmesin diye üzerine âdeta titreriz. Bazen ellerini bırakmaz sıkıca tutarız.

İş, evlerimize gelince öyle bir rahatlarız ki sanki cennet zannederiz. Evimize gelen misafirlere aşırı güveniriz, dikkat etmeyiz. Ben çok dikkat ederim, dediğinizi duyar gibiyim. Sözüm daha dikkatli olmanız ve olmayanları uyarmak içindir. Araba devrilince akıl veren çok olur, derler ya, işte başımıza kötü bir şey gelmeden tekrardan önlemlerimizi gözden geçirmek içindir.

Tehlike her yerde özellikle çok yakınımızda, hatta içimizde olabilir. Duyduğumuz onca kötü hadise varken daha dikkatli olmamız gerekiyor bence, siz ne dersiniz?

Elbette ki misafirlerimiz olacak, bazen biz de misafir olacağız. Her iki durumda da tedbiri elden bırakmayalım. Çocuklar bazen tehlikeli oyunlar oynayabilir. Bazen de dost görünümlü amcalar, içlerinde canavar saklayabilir, canavarlaşabilir, uyanık olalım.

İçimizdeki tehlikeyi, şimdide bir başka yönden ele alalım. Mümkün olduğunca çocuklarımıza ayrı odalar tahsis edelim. Bizler pratik zekalıyızdır. Odaları ikiye bölebiliriz, alçıpanlar bu işi kolaylaştırabilir.

Başka bir önerim ise salonlarımızın dokunulmazlığına dokunalım, ya bölüp oda çıkaralım ya da kullanıma açalım. Çocuklarımızın kullanmasını istemiyor isek kendimiz kullanalım. Bizim odamızı çocuğumuza verelim. Burada esas olan çocuklarımıza ayrı oda edindirmek. Başımıza istenmeyen bir durum gelmeden tedbirlerimizi tam alalım.

Kol kırılır yen içinde kalır, demeyelim. Ne kol kırılsın nede kırık kol yen içinde kalsın. Canımız yanmadan uyanık olalım, olur mu?

Daha güzel, huzurlu, mutlu yarınlar da buluşmak ümidi ile.







BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.